Tarihin görüp-göreceği en mert, en asil millet, maalesef bugün sefalet içerisinde kıvranmaktadır. Bir zamanlar dünyaya nizam veren, Türk adaletini ve töresini yaymak için savaşan, haksızlıklara ve aşağılıklara boyun eğmeyen, “dizlilere diz çöktüren, baş eğdiren” bu millet sus-pus olmuş durumdadır. Ne oldu da bu hâle geldi? Suçlu Kim? Türk milletinin dünyadaki konumu bu mu olmalıydı?
Bu soruları, ülkeyi yöneten insanlar da kuş tüyü yataklarına yattıklarında kendi kendilerine soruyorlar mı bilmiyorum? Ama bildiğimiz bir şey var ise, bu asil millete yazık ediliyor. Büyük Atatürk’ün ve silâh arkadaşlarının âdeta bir yangının külünden “Anka Kuşu” misali dirilttiği ve her şeye rağmen bir zamanlar dünyada söz sahibi ve itibarlı vaziyetteki Türkiye, bir acayip oldu! Dünyada 200 milyon Türk olduğu söylenirken, Türkiye’yi ve Türkleri bilmeyen dünya insanları var! Dünyayı ve hattâ Türklerle, Türk dünyasını ilgilendiren pek çok meselede Türkiye’ye soru bile sorulmuyor. Türkiye’ye ve Türklere dünyada bir suçlu, bir asalak gi ibi davranılıyor. Şu anki siyasî durumda aslında bunu yadırgamamak da gerekir. Her şeyiyle yabancı ülkelerin ve kuruluşların güdümüne teslim olmuş bir ülkeyi hangi millet. hangi devlet ciddîye alır ki? Kıbrıs’ta tek suçlu biziz. Ermeni meselesinde keza öyle. Kürt problemi Türkiye’nin bir zamanlar düşüncesiz yöneticileri yüzünden patlak verdi. Batı Trakya ve Adalar Denizi’nde (Ege) sorun çıkaran yine Türkler! Bizimle ve bizim komşularımızla uzaktan-yakından ilgisi olmayanlar dahi bu konularda ahkâm kesiyorlar.
Fransızların Türkiye ve Kuzey Afrika’daki katliamlarını kimse sorgulamıyor. Amerika’da, Kızılderililere ve zencilere yapılanları kimse dile getirmiyor. Almanların., Yahudilere soykırımı, güçlü bir Yahudi lobisi olmasın dünyada, âdeta unutturulacak. Rusların Türklere, Lehlere, Ukraynlara vs.ye yaptığı zulmü kimse umursamıyor. Gündemde tek bir suçlu var; o da Türkler. Vurun abalıya. Nasıl olsa hiçbir şeye sesi çıkmıyor! Nasıl olsa kendisini suçlayanlara cevap verebilecek cesarette ve dirayette idarecilere sahip değil! Dışarıda bunlar olurken, içeride daha acıklı bir manzara ile karşı karşıyayız maalesef! Sadece bir doların kaç Türk lirası ettiğini hesaplayan bir zihniyetten ne beklenir ki?
Artık Türkiye’de güçlü iktidarların ve siyasî istikrarın olduğunu söylemek mümkün değil. Politikacılar ve partiler kendi kendileriyle barışık olmadıkları gibi, hitap ettikleri milletleriyle de küsler. Kendi milletini, kendi vatandaşını aşağılayan, hakir gören bir devlet idarecisi dünyanın neresinde görülmüştür? Türkiye’de bugün sosyal bir buhran yaşanıyor. Sefalet ve rezalet diz boyu, kimse aldırış etmiyor. Zaten atalarımız boşuna dememişler; “sefaletin başladığı yerde asalet biter” diye. Bir zamanlar ülke sınırları içerisinde burnu kanayan bir yuttaşından sorumlu olan idarecilere sahip bir devlette, maalesef açlık ve fakirlik almış başını gidiyor. Fakire-fukaraya yardım için imaretlerin-aşevlerinin ülkenin dört yanına dağıldığı; sadaka ve zekât vermek için yoksul aranan bir cemiyetin çocukları bugün ekmek kuyruklarında, yardım kampanyaları peşinde koşar oldu. Yazık bu millete! Bu kutlu ülke gittikçe yozlaşıyor, her türlü pisliğin ve rezaletin yaşandığına şahit oluyoruz. Her gün, televizyon kanallarında sözde eğlencelerde milyarlarca liranın çarçur edildiği ortadadır. Son zamanlarda Türkiye ile Arjantin karşılaştırması yapılmaktadır. Karameti kendinde sanan bazı ileri-geri zekâlılar “biz Arjantin’e benzemeyiz” diye övünüyorlar. Efendiler, siz övünmeyin, bu asil millet övünsün! Her şeye rağmen Türk insanı devletine bağlıdır. Ama, bir de ok yaydan çıkmaya görsün. Devlet bakidir, ancak idare edenler fanidir!
Gözünüzü açın, bu ülkeye ve insanlarına yazık etmeyin! Bu güzel insanlar, böyle kötü idarelere ve muamelelere lâyık değil. Bilakis şu anda Türk ülkesini yönettiklerini sananlar, o makamların adamı değiller. Yıllardır bu yurt ve devlet talan ediliyor. Milletin dayanacak sabrı kalmadı. Bazılarının artık kendisini dev aynasında görmeyip, bu işi beceremediklerini anlaması gerekir. Unutmayın, insanların yetersizliğini görmesi de bir erdemdir!