Ana Sayfa 1998-2012 Ekonomide yeni bir sektör: Güvenlik

Ekonomide yeni bir sektör: Güvenlik

Sıcak savaşların ardından soğuk savaşların da sona erdirilmesiyle ilgili milletlerarası görüşmeler, 10 yıl önce anlaşma ile sonuçlanmıştı. Buna rağmen her kesimde güvenlikle ilgili endişeler arttı. 11 Eylül 2001 tarihinde Amerika Birleşik Devletleri (ABD)’nde yaşanan terör vahşeti bu endişelerin temel sebebi oldu. Hemen ardından İspanya, Suudî Arabistan, Rusya, Pakistan, Endonezya, Türkiye ve İngiltere’de, son olarak da Mısır’da yaşanan terör olayları, güvenlik kavramını dünya kamuoyu gündeminin 1. sırasına yerleştirdi.

Dünya, eskisi gibi huzurlu ve güvenli değil.

Milletlerarası anlaşmazlıklarda ve hatta normal ilişkilerde hukuk değil, ülkelerin gücü belirleyici rol oynuyor. Şiddet, şiddeti doğuruyor. Milletlerarası terör gelişirken, bozulan düzende şahıslar da kaba kuvvete dayalı kazanımlar için harekete geçtiler. Ülkemiz de bu olumsuz gelişmelerden büyük ölçüde etkileniyor. İlâve olarak Avrupa Birliği (AB)’ne uyum kanunları çerçevesinde Türk Ceza Kanunu’nda değişiklikler yapıldı. Bu değişikliklerle iktidarlar, eleştirilere karşı zırha büründürülürken, diğer taraftan polisin yetki ve görevleri ile ilgili mevzuatta yapılan düzenlemelerle kanuna ve devlete saygılı insanlar, korumasız bırakıldı. Oluşan boşluğu doldurmak için 27 Mart 2005 tarihinde Özel Güvenlik Kanunu kabul edildi.

KENDİ GÜVENLİĞİNİ

KENDİN SAĞLA !

Büyük şehirlere ve sanayi bölgelerine göçler, kültürsüzleştirme, millî ve mânevî konulardaki hassasiyetlerin törpülenmesi, kolay ve bol kazanma arzularının artması… gibi sebeplerle kozmopolit yapılanmalar gelişti ve güçlendi. Suç işleme oranları artıyor. İç güvenliğin sağlanmasında birinci derecede sorumlu polislerimiz olaylara yetişemiyor. Mevcut kadro, suç işleme alışkanlığında olanlarla, çeşitli sebeplerle baş edemiyor. Değişen sosyal yapı sebebiyle suç işleme eğiliminde olanlar için caydırıcı olamıyor. Bu olumsuzlukları önlemek amacıyla çıkarılan 5188 sayılı kanun; ‘Kendi güvenliğini kendin sağla !’, Diyor.

Kanun, ülkemiz ve insanımız için yararlı olacağı ümidiyle ve iyi niyetlerle hazırlandı. Fakat aceleye getirildiği için sıkıntılara sebebiyet ve recek. O sıkıntıları en aza indirmek için uygulama, 1 Ocak 2006 tarihine ertelendi.

Sıkıntıların en önemlisi; sertifikalı güvenlik elemanı açığıdır. Özel güvenlik şirketi sahipleri açığın kapatılması için emekli olan veya istifa eden polislerin yolunu gözlüyorlar. Daha şimdiden özel güvenlik şirketlerinin sayısı 4.000’e yaklaştı. Alternatif güvenlik kuvvetlerindeki istihdamın 500.000 kişiye ulaşacağı tahmin ediliyor. Özel güvenlik görevlisi yetiştirmek üzere açılacak kurslardaki görevliler de hesaba katılırsa rakam 600.000’i aşacak.

YENİ DEĞİL

Özel güvenlik şirketleri ABD ve Avrupa’da, Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra gelişti. Türkiye’de ilk uygulama, 12 Eylül 1980 tarihinden sonra, özel bankaların, polis ve askerle korunmasından vazgeçilmesi ile başladı. Her banka şubesi, özel koruma görevlisi istihdam etti. Daha sonra yeni yetme pop şarkıcılarının ve eğlence mekânlarının özel güvenlik timleri oluşturdukları görüldü. Günün birinde bir baktık ki, hâli vakti yerinde olan iş adamları da, gerek kendileri gerekse eş ve çocukları için çevrelerinde iri cüsseli siyah gözlüklü görevlilerle dolaşmaya başladılar. Bu görüntüler, 5188 sayılı kanun ile resmiyet kazanıyor.

Kanun, özel güvenlikçilere; kendi görev sınırları içerisinde yakalama, göz altına alma ve arama yetkileri veriyor. Bu sebeple vatandaşla özel güvenlik görevlileri arasında sürtüşme, tartışma ve çatışma yaşanmaması için görevlilerin görgü, bilgi, teçhizat ve kadro itibariyle donanımlı olmaları gerekiyor.

Özel güvenlik görevlilerinin sertifikalarının verilmesi ve denetlenmesi hizmetleri, valilikler bünyesinde oluşturulacak komisyonlar vasıtasıyla yürütülecek. Böylece devlet kadrolarında da bir miktar artış söz konusudur.

GÜVENLİK HER ALANDA ÇOK ÖNEMLİ

Güvenlik hizmetleri önümüzdeki yıllarda önemli sektörlerden biri hâline gelecek. Yalnız insan güvenliği değil, gıda güvenliği adı ile yeni bir meslek oluşuyor. İnsanlık, biyolojik terör olarak tanımlanan yeni bir tehlike ile karşı karşıya. Yakın zamanlara kadar hiç görülmeyen ve bilinmeyen öldürücü hastalıklar âniden ortaya çıkıyor ve ne olduğu anlaşılıncaya, tedavi yöntemleri buluncaya kadar yüzlerce kişi ölüyor. Sonra bir yenisi, bir başkası…

Ölümlerin sebebinin gıda maddelerine zerk edilmiş mikroplar olduğu söyleniyor. Uzmanlar, tarımda kullanılan suların, verimi azalan topraklardan daha fazla ürün elde etmek için kullanılan kimyevî maddelerin de ölümlere yol açabileceğini belirtiyorlar. Bilinmeyen bakterilerin zararlarını yok edici ilâçlar bulmaktansa, her türlü gıdanın denetlenmesi ve şüpheli görülenlerin derhal imha edilmesi tavsiye ediliyor. İşte burada gıda güvenliği meselesi gündeme geliyor.

İyi eğitim görmüş insanların sayısı ile birlikte; uyumlu, iyi huylu ve uzlaşmaya meyilli kişilerin sayısında da artış olması gerekirken, çevrede bu kadar çok hırçın tabiatlı insanın bulunuşunun anlaşılabilir bir sebebinin olması gerek.

* * *

Bilgisayar güvenliği, güvenlik sektörünün bir başka çalışma alanı. Depolanan bilgileri bir anda yok eden veya gizli belgeleri kopyalayıp kendisini gönderene ulaştıran virüsler, haberleşme hürriyetini kısıtlayan spamlar… çağın en gelişmiş âleti olan bilgisayarların güvenliğini sıfıra indiriyor. Anti-virüs ve spam temizleyici programlar, nerede ise işletim sistemleri kadar önem ve değer kazandı.

DÜNYANIN GÜVENLİĞİ

1985–2004 yılları arasında gelişmiş ülkelerin sahibi olduğu ağır konvansiyonel silâhlarda kısıtlamalar yapıldı. Ağır ve hafif makineli, uzun ve kısa menzilli silâhlar % 30, nükleer savaş başlıkları % 68 oranında azaldı. Fakat bu silâhlar imha edilmedi. Az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerdeki etnik gruplara satıldı. Milletlerarası barışın sağlanmasında olumlu gelişmeler sağlanırken iç barışın ve güvenliğin koruma altına alınamadığı biliniyor. Güvenlik konusunda muhtemel gelişmeleri değerlendiren stratejistler, sıcak savaş günlerinden daha zorlu bir dönemin eşiğinde olduğumuzu söylüyorlar. Güçlüklerle başa çıkabilecek daha geniş kapsamlı bir güvenlik anlayışına ihtiyaç var. Bütün olumlu gelişmelere rağmen anlaşmazlıklara barışçı yollardan çözüm bulma kültürü henüz yeterli ölçüde geliştirilebilmiş değil. Silâh sanayii gerek istihdam, gerekse verimlilik açısından dünya ekonomisinin lokomotif sektörlerinden biri. Burada kullanılan kaynakların insanların refahı, sağlığı ve eğitimi için, ülkelerin bayındırlığı için kullanılması gerektiğine kimsenin itirazı yok. Ne var ki, milletler ve karşı grupların biribirine güvensizliği… güvenlik sektörünü geliştiriyor.

1990’lı yıllarda toplam savaş sayısında azalmalar oldu. Buna sevinenler, 2000’li yıllarda başlayan terör eylemlerindeki gelişmeler karşısında ümitsizlik yaşıyorlar. Savaşların sona ermesinden sonra bazı ülkelerde yaşanan iç istikrarsızlıklar ve ardından başlayan iç savaşlar artmaya devam ediyor. Devletlere bağlı ordular küçülmüş olsalar bile, suç şebekeleri arttı. Dolayısıyla özel güvenlik görevlilerinin sayısı da…

Bu artış, daha güvenli bir hayat için yeterli olacak mı? Olması ümit ve temenni ediliyor. Fakat bazı sorular muhtemelen cevapsız kalacak.

• İki yıl önce, İçişleri Bakanlığı’ndan yapılan bir açıklamada, teşkilâttaki polislerin üçte birinin âmirlerini ve devlet yetkililerini korumakla görevli oldukları duyurulmuştu. Âmirlerin ve devlet adamlarının korunması işlemi de özel güvenlik elemanlarına verilecek mi?

• Çevresinde özel güvenlik görevlisi bulundurma imkânına sâhip olamayan sade vatandaşlarımızı kim koruyacak ?

• Devletin temel görevlerinden olan eğitimin özelleştirilmesinde hayli mesafe alındı. Sağlık hizmetlerinin özelleştirilmesine hızlı başlandı. İç güvenlikte az zamanda çok işler yapıldı. Sosyal güvenlik kuruluşlarının özelleştirilmesi gündemde. Özelleştirme listesinde adalet ve dış güvenlik hizmetleri de var mı ?

• Âmirlerin ve devlet adamlarının korunması işlemi de özel güvenlik elemanlarına verilecek mi ?

• Çevresinde özel güvenlik görevlisi bulundurma imkânına sâhip olamayan sade vatandaşlarımızı kim koruyacak ?

• Devletin temel görevlerinden olan eğitimin özelleştirilmesinde hayli mesafe alındı. Sağlık hizmetlerinin özelleştirilmesine hızlı başlandı. İç güvenlikte az zamanda çok işler yapıldı. Sosyal güvenlik kuruluşlarının özelleştirilmesi gündemde.

• Özelleştirme listesinde adalet ve dış güvenlik hizmetleri de var mı ?

 

Orkun'dan Seçmeler