KAPAK KONUSU
Türk’ün Çanakkale’deki 1915 zaferinin 92. yılındayız. Bu zafer günümüzü, her yıl olduğu gibi bu yıl da gururla yâd ediyor ve aziz şehitlerimizin hatırası önünde tazimle eğiliyoruz.
Garbın amansız savleti, 1915’te Çanakkale’de yüz binlerce şehidimizin kanı bahasına azimle durdurulmuş, düşmana geçit verilmemiştir. İki tarafın kuvvetleri arasın daki nispetsizlik, o mahşer gününde Türk süngülerinin parlamasına engel teşkil etmemiştir.
Ancak, Çanakkale, sadece savaş meydanında kazanılan bir galibiyetten ibaret değildir. Çok daha büyük mânaları vardır. Bu zafer, bunalım içindeki halkın mâneviyatını düzeltmekte önemli bir etken olmuştur. Birinci Dünya Savaşı’nın uzamasına yol açmış ve İtilâf Devletleri’nin kolay bir zafer kazanmalarına da set çekmiştir. Boğazları aşamayan İtilâf donanması İstanbul’u düşürememiş, sarsıntılar içindeki Rusya’ya yardım imkânı bulamamıştır. Böylece Rus Çarlığı’nın yıkılmasıyla sonuçlanacak ihtilâl rüzgârları bu devletin semalarında esmeye başlamıştır. Yani, dünya tarihinin gidişindeki önemli bir dönemeç Çanakkale savunmasının neticesi olarak ortaya çıkmıştır.
Düşünmeliyiz ki, ülkemiz üzerine çok yönlü saldırıların gemi azıya aldığı günümüzde, silâhlı saldırıyı başarıyla püskürten Çanakkale şehitlerimizin himmeti, bizim Anadolu’da, ay-yıldızlı bayrağımızın altında şerefle yaşamamızı sağlamıştır. İnancımız odur ki milletimizde Çanakkale ruhu kaybolmamıştır ve gerektiğinde yeniden kendini gösterecektir.
