Ana Sayfa 1998-2012 DEVLET BÖLÜCÜLÜK YAPIYOR

DEVLET BÖLÜCÜLÜK YAPIYOR

Dr. Yağmur Çavuşoğlu

Evet, en sonunda devlet tarafından kürtçe yayın yapan, adı lazım değil bir televizyonumuz oldu. ABD ve AB’nin baskılarına göğüs geremeyen Türkiye Cumhuriyeti Hükûmeti, büyük demokrasi söylemleri altında, ortak dili hakim kılmamız gerekirken, üniter Türk milletinin tek dili Türkçe dışında ikinci bir dilde yayın yapan televizyon kanalının faaliyetlerini başlattı. Ne yazık Mustafa Kemal ve onunla birlikte gazi ya da şehit olan milyonlarca Türk’e!

Tabiî ki bu başarıdan kendisine en çok payı bir avuç bölücü hain çıkarıyordur. Herhâlde onlar, yıllardır yaptığımız silahlı mücadelenin neticesinde Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni dize getirdik. Diğer isteklerimizi de Türk Devleti’nden söke söke al acağız diyorlardır. Türk vatanı için kanını dökenler ve bundan sonra da gözünü kırpmadan akıtacak olanların dışındaki herkese hayırlı olsun! Bu sizin için büyük bir bayramdır kutlayın!

Bu arada bir de şunu öğrendik. Maşallah Devlet bu işe yıllardır hazırlık yapıyormuş. Televizyon kurulur kurulmaz bütün programların, dizilerin, filmlerin kürtçe yayınlandıklarını gördük. Meğer ne kadar da çok bu iş için can atılıyormuş? Herhâlde milletten gizli olarak, yıllardır da birileri hazırlık içindeymiş. Sağolsun Hükûmet’imiz hediyenin ve müjdenin bundan ibaret olmadığını da söyledi. Bunun arkasından yetkililer, birkaç üniversitemizde de kürtçe bölümlerinin açılacağını belirttiler. O da hayırlı olsun ve muhatapları böyle bir durumda halkın söylediği bir laf var, onu yapsınlar. Bunun ikinci aşamasının Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni federasyona dönüştürmek olduğunu, ilgililer şimdilik dillendirmeyi aptallık şeklinde düşünüyorlardır. Ama bir-iki seneye varmaz zavallı Türk milletine federasyonun ne kadar güzel bir şey olduğunu anlatmaya da başlayacaklar eminiz.

Bütün bu gelişmelerden sonra bir grup vatandaşımız; iyi güzel de kardeşim, bu Kürtlerin ne ayrıcalığı var demezler mi? Yani yarın-bir gün Ermeni, Rum, Çerkez, Abaza, Gürcü, Boşnak vs. Türkiye Cumhuriyeti’nin sınırları dahilinde yaşayanlar da, biz de kendi dilimizde yayın yapan televizyonlar istiyoruz diye bağırırlarsa, ne cevap vereceksiniz? Zaten haykırmaya da başladılar. Eğer Kürtlerin böyle bir hakları varsa, en tabiî olarak bu ayrıcalık diğerlerine de tanınmalıdır. Bazıları yakın bir gelecekte, Türkiye’de yalnız Kürtler yaşamıyorlar, onları görmezlikten gelemezsiniz diyecekler, kimsenin bundan şüphesi olmasın. Belki bir süre sonra kültürel haklarımız verilsin diye onlar da silaha sarıldırılacak.

Hülâsa devlet hiç de iyi bir şey yapmadı. Bilinmez ki bu hatadan nasıl dönülür? Ama bu yanlış uygulamaya mutlaka başka bir çözüm bulunmalıdır. Yoksa gidişat pek de güzel değil. Birilerine şirin görüneceğiz derken, Türkiye Cumhuriyeti’nin temellerini yıkıyoruz. Dünyada bunun örneklerine herhâlde sadece Türklerde rastlanır. Avrupalı, Osmanlı Devleti’ni de aynı şekilde kandırmıştı. Bize göre herkes bunun farkında ve her şey de bilinçlice yapılmakta. Türkiye Cumhuriyeti’nin ilelebet yaşamasını isteyen bütün ilgilileri düşünmeye davet ediyoruz.

 

Orkun'dan Seçmeler

Devlet Geleneğimiz

Kaht-ı Ricâl

TÜRK VE KUŞ GRİBİ